Düştüğüm bu ateş aşkın narında
Bilirim Mecnun’un yâresidir yâr
Kabul et secdemi Hakkın darında
Gözlerin sevdanın Kâbe’sidir yâr
–
Bir nazlı ceylansın güller içinde
Bu sevda söylenir diller içinde
Hasretin savrulan çöller içinde
Yaş döken Mecnun’un dîdesidir yâr
–
Bir dağsın gönülde her şeyden yüce
Sazımda türküsün dilimde hece
Gözyaşın zehirdir yokluğun gece
Varlığın güneşin şûlesidir yâr
–
Derdime derman yok yâr senden başka
Seninle yanmışım sevdaya aşka
Gel otur gönlümde kurduğun köşke
O canın canımın pâresidir yâr
–
Turnalar dolaşır zülfün telinde
Ummana karıştım sevda selinde
Derimi yüz diye aşkın elinde
Şu gönlüm Mansur’un sinesidir yâr
Ali Haydar TİMİSİ
Kasım’05 / İstanbul